Fıkıh | Konular

Kur'an-i kerim'i ücret mukabilinde okumak caiz midir?

Kur'an-ı Kerim'i tilavet etmek büyük ibadetlerden biridir.
Cenab-ı Hak muhtelif ayetlerde Kur'an-ı Kerim'i tilavet eden
kimseleri medh ve sena ederek büyük mükafatlarla mükafatlandıracağını
va'd ediyor. Peygamber (s.a.v.) de Kur'an-ı Kerim'in her harfı için
on hasene olduğunu müjdeliyor. Yalnız başkası için
Kur'an-ı Kerim'i tilavet etmek hususunda ihtilaf vardır.
İmam Şafi'i ile birçok ashab; namaz oruç ve zekat gibi
ibadetler başkası için caiz olmadığı gibi
tilavet de başkası için caiz olmaz diyorlar.


Hanefi uleması ile Şafi'i ulemasının bir
kısmı du'aya kıyas etmek suretiyle başkası için
Kur'an-ı Kerim'i okumak caizdir diyorlar. Ancak Şafi'i mezhebine
göre kabristanda ve meyyit'in yanında Kur'an-ı Kerim'i okumak
rahmetin inmesine vesile olduğu için birisini kalbden hatırlayıp
"Kur'an-ı Kerim'in sevabı kadar filan adama ver? diyerek
dua etmek de hatırlanan adamın (kimsenin) rahmete mazhar
olmasına vesile olur. Ve bu takdirde tilavet ücreti alınabilir.
Ama hanefi mezhebinde ise taat ve ibadet
karşılığında ücret almak haram olduğundan
Kur''n-ı Kerim'' menfaat karşılığı okumak
caiz değildir. Ücret alan da, mes'ul , veren de mes'uldür.
Peygamber (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Kur'an-ı Kerim-i
tilavet ediniz. Fakat karşılığında ücret alıp
menfaat sağlamayınız.?


Ancak hanefi mezhebinin son alimleri ezan, imamet, vaaz ve
Kur'an-ı Kerim öğretmek mukabilinde ücret almaya cevaz vermişlerdir.
Çünkü ücret mukabilinde mu'ayyen kimselere bu vazife yaptırılmazsa
vazife aksaldığı olacak ve şeair-i İslamiyyenin
ortadan kalkmasına sebep olacaktır.


Peygamber (s.a.v.)'in zamanında ölü için Kur'an-ı Kerim
okunduğuna dair sahih bir hadis varid olmamıştır.
Ancak Hanefi uleması, du'aya kıyasla, ölmüş olan kimse için
okunur diye hüküm etmişlerdir. Hülasa: Hanefi mezhebinde imamet,
ezan ve tedris dahil, her ibadet mukabilinde ne ücret alınır,
ne de verilir. Übey bin Ka'b diyor ki: Birisine Kur'an-ı Kerim'i öğrettim.
O da bana bir yay hediye etti, durumu Peygamber'e (s.a.v.) naklettim. Bu münasebetle
Peygamber (s.a.v.) buyurdu ki: "Almışsan, ateşten bir
yay almış olursun.? Bunun üzerine yayı geri çevirdim.
Peygamber (s.a.v.) bir hadisinde de şöyle buyurmuştur:
"Kur'an-ı Kerim'i okuyunuz ve dileklerinizi Allah'a götürünüz.
Sizden sonra öyle kimseler gelecek ki Kur'an-ı Kerim'i okuyacak ve
halka el açacaklar."


Fakat ulema'yı müte'ahhirin, (Hicretten üçyüz yıl sonra
gelen ulema) beytü'l-malın (devlet hazınesinin)
yardımı kesilip dine bağlılık gevşedikten
sonra, imamet, ezan ve tedris gibi İslam'ın şi'arı
sayılan ibadetler mukabilinde ücret verildiği takdirde
bunların ihmale uğrayıp ortadan kalkması endişesi
ile ücret almaya ve vermeye cevaz vermişlerdir.


Ama İslam'ın şi'arı değil, şahsi ibadet
sayılan Kur'an-ı Kerim tilavet etmek gibi bir ibadet
mukabılinde asla ücret almak ve vermek caiz değildir. Ma'alesef
zamanımızda para ve çıkar için öyle şebekeler
kurulmuş ki, ses sanatkarlarına rahmet okutuyorlar, halkı
soyup soğana çeviriyorlar.


Konular