Fıkıh | Konular

Sarta bagli bosanmada çare (hile)

Babam, eğer şu işi yaparsam üçten dokuza şart
o1sun, diye bir ifade sarfetmiş. Sonra da pişman olmuş ve o
işi yapması gereği ortaya çıkmış.
Boşama olmadan o işi yapabilmesi için ne yapmamız gerekir?


Karısına, "Şöyle yaparsam (ya da yaparsan) üçten
dokuza şart olsun" demek, çirkin bir bid'at olmakla beraber,
karısının boşanmasını bir şarta
bağlamak ve o işi yapmayacağına da yemin etmek
demektir. Misallendirirsek; bir erkek karısına:


"Eğer bugün işe gidersem (üçten dokuza) şart
olsun" demişse , hem işe gitmemeye yemin etmiş, hem de
karısının boşanmasını, işe gitmesine
bağlamış olur: Artık işe giderse
karısı, "üçten dokuza" demişse üç talakla,
sadece şart olsun demiş ve üçe niyet etmemişse bir
talakla boş olmuş olur.Bu çirkin durumdan ve sonuçlarından
kurtulmak için, böyle bir şart koşanlara Hanefî fıkhında
şöyle bir çâre (hile) tavsiye edilir:


Meselâ "dükkanımı açarsam, üçten dokuza şart
olsun" diyen bir koca karısını bir ric'î (dönüşlü)
talakla boşar. Karısı iddetini (üç âdet) bekler. Artık
kocasından tamamen ayrılmış, yani kocanın ondaki
nikâh mülkiyeti sona ermiş olur. Sonra koca gider dükkânını
açar, böylece dükkâna gitmeme yemini de bozulmuş
(halledilmiş) olur. Karısını kalan iki talak ile
tekrar nikâhlarsa artık böyle bir yemin sözkonusu değildir.
Koca istediği işi yapabilir. Bu niçin böyledir? Hanefi
hukukçuları derler ki; Böyle şarta bağlanan bir talâkın
vâkî olabilmesi için mülk (nikâha sahip olmak) şarttır, ama
yeminin çözülebilmesi için mülk şart değildir. Buna göre
mülk varken, yeni henüz nikâhlı iken, ya da iddet bitmemişken
şart bulunmuş olsa, (meselâ adam dükkânını açsa)
hem yemin çözülmüş, hem de talak vâkî olmuş olur. Ama mülk,yokken,
yani boşadıktan ve iddet bittikten sonra şart bulunmuş
olsa, yemin çözülmüş (kalmamış) olur, ama nikâha zarar
gelmez. Çünkü erkek için talak vereceği bir yer
kalmamıştır.( Dâmâd, Mecmaü'1-enhur N/42 (I/420)) Böyle
bir durumda iddet bekleyen kadın, ayrı odalarda kalmak ve halvet
olmamak şartıyla, kocanın evinde de kalabilir., Ancak bu
durumda şu önemli noktayı göz önünde bulundurmak gerekir:
Böylece boşanmış ve iddeti bitmiş olan kadın
artık kocasından tamamen ayrıdır. Istemezse bir daha o
kocaya varmayabilir. Tekrar mehir sözkonusu olur ve istediği kadar
mehir alabilir.


Bu sözünü ettiğimiz çâre (hile) "sonraki"
(Müteahhir) Hanefi hukukçularının, belki de "kanunu
dolanma" denilebilecek bir doktrinleridir. Bu açıdan
tartışılabilir. Ama Hanefi olanlar için en azından
şimdilik bir çıkış yoludur.




Konular