Fıkıh | Konular

Sahis adina kurban kesmek

Siyasi liderler ve bazı büyük zatlar geldiğinde, ya da
temel atmalarda kurban kesiliyor. Bu caiz midir? Eti yenir mi?


Alimlerimiz, hükmü bildirilmeyen şeylerde asıl olan
onların mübah olmasıdır anlamındaki "El-Aslu
fil-eşyâi el-ibahatü" şeklindeki fıkıh
kaidesine bir de, ibadetlerde asıl olan ise kaçınmaktır,
yapmaktır, anlamında "Vel-aslu fil-ibâdâti el-men'u"
cümlesini eklerler. Bunun manası şudur: Ibadet ancak şâriin
(şeriat koyucunun) koymasıyla olur. O'nun koyduğu
ibadetleri yapmakla mükellef olduğumuz gibi,
koymadıklarını da yapmamakla mükellefiz. Ibadet anlamında
dinin ne kendisini, ne zamanını ne de mekânını, O'nun
bildirmesi olmadan Allah'ın Resûlü (s.a) dahi tayın edemez.
Bunlar "tevfîkî"dir, yani ancak şariin belirlemesiyle ve
belirlediği kadar bilinebilirler. Kurbanın da nerede, nasıl
ve ne için kesileceğini yine Şeriat sahibi bildirmiştir.
Yani kurban da bir ibadettir. O'nun gerçeğini biz akılla
kavrayamayız. Öyleyse onu şeriat sahibinin belirlediği
alanın dışında da çıkaramayız. Çıkarmamız
ya da bid'at veya küfürle sonuçlanır. Küfür mutlak cehennemdir.
Bid'atın varacağı son nokta ise yine orasıdır. Bu
yüzden:


"Bir insan için kurban kesilmesi küfürdür ve kesilen meyte (leş)
hükmündedir, yenmez... Hacıların ya da gazilerin kudümü
(gelişleri) için hayvan kesilmesi de küfürdür" denmiştir.
(Fetavay-i Hindiye NI/277 ) Yeni alınan araba, ev, atılan temel
vb. şeyler de aynıdır. Yalnız bazı alimler burada
bir inceliğe dikkat çekerler. Efendim, Resulullah Efendimiz:
"Allah'tan başkası için boğazlayana Allah lânet
etsin" buyurmuşlardır. (Hakim, Müstedrek N/153 (Ayrıca
bk. Hindi, Kenz XVI/74)) Başkası için demek, başkasının
adı zikredilerek boğazlamak, yani "Bismillah =
Allah'ın adıyla" yerine "Bismifilan = falanın
adıyla, falanın adına" diyerek kesmektir. Binaenaleyh,
bir büyük zatın gelişine, ev ya da araba almasına
duyduğu sevinçten ötürü kurban keserse bu küfür olmadığı
gibi, kesilen hayvan da meyte (leş) hükmüne girmez, eti yenir
derler. (Bu görüşlerin uzunca tartışması için bk.
Şeyh Davud, Eseddü'l-Cihad Risalesi (Ictihat Tartışması,
Terc. Sükrü Özen, içerisinde) s. 255 vd.) Durum böyle olmakla beraber
bunun mahzursuzunu, mahzurlusundan ayırmak zor olduğu ve avam
insanlara bid'at kapısını açmamak için bu tür
vesilelerle kurban kesmemek gerekir. Ille de kesmek istenirse gelişine
sevindiği kimsenin yolunda ya da önünde değil, böyle
sevinçli bir güne kendisine bahşeden Allah için ayrı bir
yerde kesip etini tasadduk etmeli veya yemelidir. Aksi halde
"Bismillah = Allah adına" diyerek kesse dahi bir kimsenin
yoluna, bir evin temeline, bir arabanın tekerine vs. kesilen,
kanı oraya buraya sürülen kurban en azından çirkin bir
bid'attır, küfrü gerektirmese dahi günahı gerektirir ve
etinin yenmesi de şüpheli olur. Zaten bu kurbanı görenler,
filan falanın gelişi için, ya da filan iş için kurban
kesti derler ki, bu da onun kesiliş gayesinin Allah için olmadığını
gösterir.


Konular