Kadinin cennette cinsel özgürlügü
Önce "Cinsel Özgürlük" kavrammn lastikli bir ifade olduğunu; 
 sınırsız anlamda erkeğin de, ne dünyada ne de 
 cennette, cinsel özgürlüğe sahip olmadığını söyleyerek 
 başlayalım. Erkeğin de kadının da eşinden ne 
 ölçüde yararlanabileceğini bize dinimiz öğretmiştir: 
 Cinsellikle ilgili helâller çerçevesi içerisinde ikisi de özgürdür. 
 Sınırı aşmada ikisi de özgür değildir. Cennete 
 gelince: Önce onlar Cennetin varlığına inanıyorlarsa, 
 Allah'a da inanıyorlar demektir. Çünkü Cennetin varlığını 
 bize o haber veriyor. Allah'a inanan, elbette O'nun "herşeye güç 
 yetirebildiğini", "Hakîm, yani her yaptığının 
 yerli yerinde olduğunu"; "yaptığından hesap 
 sorulamayacağını, onun herkesten hesap 
 soracağını" vb. de kabul etmiş demektir. 
 Artık inanıyorsa O'nu yargılaması haddi 
 aşmışlık olur. Inanmıyorsa onunla Cennetten önce 
 Allah'ın (c.c.) varlığını 
 tartışmalıyız. Çünkü işin başı odur. 
 Bu, onların mantığınca işin diyalektiğidir. 
 Öbür yönüne gelince:
I-"Cennet" de Islami bir kavramdır ve O Kur'an'ın 
 tanımladığı gibidir: "O gün cennet halkı 
 sevinç ve mutlukuk dolu bir meşguliyet içindedirler. Kendileri de eşleri 
 de gölgeliklerde tahtlar üzerinde yaslanmışlardır. Orada 
 taptaze meyveler onların ve istek duydukları her şey 
 onlarındır..."( Yasin 36-55)
Demek ki, kadın olsun erkek olsun, orada her istediklerini elde 
 edeceklerdir. Bu bakımdan aralarında fark yoktur.
2- Kadınlar cennette "yeni bir insan, yani yeni bir 
 yaratılışla yeniden yaratılacaklar. Eşlerine 
 sevgiyle tutkun ve hep aynı yaşta"(Vakia 56) 
 olacaklardır. Bizler o yeni yaratılışın ihtiyaçlarını, 
 arzu ve isteklerini bilemiyoruz. Eğer onlar kocalarından 
 başka erkek istemeyeceklerse, bundan tiksineceklerse onlara bir sürü 
 erkekle beraber olmalarının mümkün olduğunu müjdelemek 
 onlar için bir özgürlük ve lütuf değil, onlara azap ve zulüm 
 etmek olur.




 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.
 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.