Fıkıh | Konular

Misak

Sağlam olma, işi sağlam tutma, güçlendirme, emniyet
etme, sözleşme, anlaşma ve bir şeyi bağlayacak ip;
Allah'a, Rasulüne ve insanlara verilen sözü, yapılan her türlü
anlaşmaları ifade eden bir terim. Misak; ahd, akd, and gibi
kelimelerle eş anlamlıdır. Fakat terim olarak kullanım
yerleri bakımından bir takım farklılıklar gösterir.


Kur'an'da misak, bazan genel bir sözleşmeye, bazan da özel bir
sözleşmeye işaret eder. Nitekim "Rabb'in, Adem
oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini almış
ve; "Ben sizin Rabb'iniz değil miyim?" diye onları
kendilerine şahit tutmuştu. (Onlar) "Evet, (buna)
şahidiz dediler. Kıyamet günü "Biz bundan
habersizdik!" demeyesiniz" (el-A'raf, 7/172) âyetinde misak,
genel bir sözleşmeyi dile getirir.


Fakat, yukardaki âyette dile getirilen misakın mahiyeti
hakkında müfessirler çok farklı yorumlara gitmişlerdir.
Bu yorumlar şöyle gruplandırılabilir: Müfessirlerden çoğunluğu
oluşturan grısp bu âyeti, sembolik (remzî) bir anlatım
olarak kabul ederler (Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an
Dili, IV, 2334 ve devamı).


Bunlara göre, Kur'an, bu uslüp ile, âdeta Allah'ın uluhiyeti
fikrının, gerçekte insanın doğasına
yerleştirildığını, bunun da kavranabilir bir
vakıa olarak meydana geldiğini anlatmak ister
(Elmalılı, Hak Dini, Kur'an Dili, IV, 2334-2338).


Diğer bir grup müfessir, bu misakın fiilen meydana
geldiğini kabul ederler.


Bazı müfessirler ise, bu misak, fıtrî olması ve kelâm-ı
nefsiyi de içine alması itibariyle gerçek bir sözleşme gözüyle
bakarlar. Dolayısıyle olayın fıtrî olması, fiili
olarak olmasına engel teşkil etmez görüşündedirler
(Elmalılı, Hak Dini, IV, s.2334-2338).


Bütün müfessirler, bu misakı ister fıtrî, ruhî bir misak
olarak isterse fiilî, kelâmî bir misak şeklinde kabul etsinler,
insanlığın bu misak'la gerçek anlamda Allah'a söz vermiş
ve onunla bir sözleşme yapmış olduğu hususunda söz
birliği içindedirler.


"Peki Allah hakkında gerçekten başkasını söylememeleri
hususunda kendilerinden Kitop misakı alınmamış
mıydı?" (el-A'raf 7/169) âyetinde ise misak kelimesi özel
bir sözleşmeyi dile getirmektedir.


Allah, misakını bozanları şiddetle kınar,
onların cezalandırılacaklarını belirtir. Bozulan
misak, ister Allah ile, ister Peygamber ile, isterse insanlar ile
yapılan misak olsun, bozanlar cezalandırılmayı hak
ederler: "Onlar ki, misakla bağlandıktan sonra Allah'a
verdikleri ahdi bozarlar, Allah'ın bitiştirilmesini
emrettiği şeyi keserler ve yeryüzünde bozgunculuk yaparlar; işte
ziyana uğrayanlar onlardır" (el-Bakara, 2/27),
Misaklarını bozdukları için onları lanetledik ve
kalplerini katılaştırdık" (el-Maide, 5/13).



Konular