Sihir
Sihir çok eski zamanlardan beri bilinegelen bir göz boyama. ya da
birtakım ser güçlerin yardımıyla, bir takım
olağanüstü tesirlerin oluşturulması yoludur. Hz. Mûsâ
döneminde çok ileri seviyelere ulaştığını
Peygamberlere iman bölümünde anlatmıştık. Kur'ân-ı
Kerîm, hem bu olaydan, hem de Bâbil'deki sihirbazlardan sözeder.
(Bakarâ (2) 102.) Peygamberimize sihir yapıldığı,
hattâ az da olsa tesirini gösterdiği, bunun üzerine
"Felâk" ve "Nâs" sûrelerinin indiği, o,
bunları okuyunca sihrin çözüldügü rivâyeti vardır. (bk.
Suyûtî, ed-Dürrü'l-Mensûr VN/687.) Bütün bunlar sihir denen bir
olayın gerçekte varolduğunu gösterir.
Ancak sihirbaz bilinen herkes, ya da sihir bilinen her olay gerçekçi
değildir. Çoğu böyle bir gücü olduğunu söyler ama, aslında
birşey biliyor değildir. Sihir gibi gösterilen birçok olay da
düzenbazlık, gözboyama ve el çabukluğu marifeti ile
yapılır.
Sihirin gerçek olduğunu söylemekle, yapılmasının
câiz olduğunu söylemek de ayrı ayrı şeylerdir. Islâm
sihirin varlığını bildirmişama
yapılmasını siddetle yasaklamıştır.
Peygamberimiz insanları helâk eden en büyük günahları
sayarken Allah'a şirk koşmayı birinci, sihri de ikinci
olarak sıralamıştır. (Buhârî, vasâyâ 23,tib 48,
hudûd 44; Müslim iman144; Ebû Dâvûd vasâyâ10; Nesaî, vasâyâ 12.)
Hattâ bir başka hadisinde sihir yapanın da müşrik
olduğunu haber vermiştir. (Ebû Dâvûd, tip 17, 24; Nesaî,
tahrîmu'd-dem 19; Müsned I/389, 438, N/220.) Bu yüzden çoğu Islâm
âlimi sihir yapanın, hattâ yaptırmaya gidenin Allah'a
şirk koştugu kanaatindedirler. (Kardâvî, el-Halâl ve'I-haram
222.) Dolayısıyla sihirbazın, kim olursa olsun
öldürüleceğine hükmetmişlerdir. Çünkü :
Kur'ân-ı Kerîm'in de belirttigine göre sihir, faydalı
değil, devamlı zararlı işlerde kullanılır.
Sihirin gerçekleşmesi için kötü ruhânilerden,
şeytanlaşmış cinlerden yardım talep edilir ve bu
yolda son derece çirkin metodlar uygulandığı olur. Sihir
iddiasiyla, cahil halkın ve özellikle de kadınların hem
imanları, hem de paraları sömürülür. Dolayısı ile
sihrin haram oluşu, sadece sihir yapan için değil, ona giden,
yaptıklarında onu doğrulayan ayağına gitmekle ve
parasıyla onu teşvik eden için de geçerlidir. Onun için
peygamberimiz "Sürekli içki içen, sihrin bir işini
halledeceğine inanan ve akrabasıyla ilişkiyi kesen Cennet'e
giremeyecektir" (Ibn Hibbân, Tertîbu's-Sahîh VN/648:) buyurur.
Onun arkadaşı Ibn Mes'ûd da: "Gaip bilici olduğunu söyleyene,
sihirbaza ve kâhine gidip, ona bir şey soran ve dediğini tasdik
eden, Hz. Muhammed'e indirilen dini inkâr etmiş demektir" der.
(Bezzâr ve Ebû Ya'lâ'dan el-Hindî, age VI/749 (17673).)