Istihare'nin sekli
Bazen istihâreye yatıp hiçbir şey görmediğimiz
oluyor. Bu durumda ne yapmalıyız?
"Istihâre"de aslolan "rüyaya yatmak" değildir.
Gerçi "Istihâre", yani Allah'tan "hayırlı
olanı isteme" güzel ve güçlü bir sünnettir. Rasûlullah
Efendimiz'in ashabına hemen her tereddütlü konuda
"istihâre" tavsiye ettiği bilinmektedir. Ancak "Istihâre",
kılma şekli ilmihal kitaplarında anlatılan iki rekât
namazdan ve duasından ibarettir. Dua yaptıktan sonra,
doğrulugu kalbine damlayan yönde hareket eder. Bir defa kılmasıyla
kalbi bir yöne doğru ağırlık kazanmamışsa,
bu namazı üç, beş, yedi defa tekrarlar, yine de kalbi seçim
yapamıyorsa istisare de yapamıyorsa âklına uygun geleni
yapar. Bu yedi defa iki rekâtı, aynı anda da kılabilir. Sünnette
öğretilen "istihâre" budur. Gerçi bazı rüyalar,
bazı gerçeklere işaret ederler, ancak isabetli tâbir de ayrı
bir ilimdir: Kişinin kendine göre hayra dalâlet eden bir rüya, aslında
şerri gösteriyor olabilir. Bu yüzden istihâreyi sünnette olduğu
gibi yapmak gerekir. Fakat, istihâreden daha önemli olanın,"istişâre"
yani, salih ve temiz bilirkişilere danışma olduğu da
bilinmelidir. Rasûlullah efendimiz: "Istihâre yapan zarar etmez,
istişâre edende pişman olmaz" (65 el-Hîndî VN/813 (H.
21532)) buyurmuşlardır.