Mesru bir ticarette su özellikler bulunmalidir
1) Alan ve satanın rızası,
2) Karşılıklı iyi niyet ve dürüstlük,
3) Ticaretin, taraflardan birine veya başkalarına zarar
vermemesi.
Ticarette bulunması gereken bu vasıfları Kur'an şöyle
zikreder; "Ey îman edenler! birbirinizin mallarını
haksızlıkla değil, karşılıklı rıza
ile yapılan ticaretle yeyin, (haram ile) nefsinizi mahvetmeyin. Allah
şüphesiz size merhamet eder. Bunu, kim aşırı giderek
haksızlıkla yaparsa onu ateşe sokacağız. Bu,
Allah'a kolaydır. " (en-Nisâ, 4/29-30).
Alış-verişin rüknü:
Diğer akitlerde olduğu gibi icab ve kabuldür. Icab ve kabul,
sözle yazı ile ve işaretle olur. Icab ve kabulde
kullanılan ifadelerin kesinlik taşıması gerekir;
satıcının bu malı sana sattım, verdim;
alıcının da aldım, kabul ettim demesi gibi.
Satıcının bu sözlerine îcab, alıcının sözüne
de kabul denir.
Alış-verişlerde satış akdinin yazı ile
tesbiti iyidir. Anlaşmazlık anında elde vesika olur. Icab
ve kabul olunca alış-veriş kesinleşir tek taraflı
cayma hakkı yoktur. Ancak alıcı veya satıcı
pazarlık devam ederken alış-verişten cayabilirler.
Alış-veriş, kabz yani malı teslim alma ile tamam olur.
Böylece alıcı, mala; satıcı da paraya sahip olur.