Kible ve tuvaletlerin yönü meselesi
Önce konuyla ilgili şu hadislere işaret etmeliyiz: 
 "Sahabi Selman'a dediler ki, Peygamberiniz size tuvalette 
 oturuşa varıncaya kadar her şeyi öğretiyor mu? O da, 
 evet, dedi. Allah Rasûlü bizim küçük, büyük abdestlerde Kıbleye 
 dönmemizi, sağ elle taharet almamızı, üç taştan az 
 ile temizlenmemizi tezek ve kömürle taharetlenmemizi yasakladı" 
 Allah'ın Rasûlü (sa) buyurdu : "Ben sizin babanız 
 yerindeyim. Size öğretiyorum. Biriniz tuvaletini yaparken 
 Kıbleye dönmesin, ona arkasını da çevirmesin" Sahabi 
 diyor ki, Şam'a geldik oralardaki tuvaletlerin Kıbleye 
 karşı yapılmış olduğunu görünce yanlanarak 
 ihtiyacımızı giderir, Allah'tan da 
 bağışlanma dilerdik. "Resulûllah küçük büyük 
 abdestlerde iki kıbleye (Kabe ve Kudüs Mescidine) dönmemizi 
 yasaklamıştı" Mervan diyor ki, Ibn Ömer'i gördüm, 
 bineğini kıbleye karşı durdurmuş, kendisi de 
 kıbleye karşı küçük abdestini yapıyordu. Bu 
 yasaklanmadı mı? diye sordum. Evet, ama açık arazide 
 yasaklandı. Seninle kıble arasında gizleneceğin kadar 
 bir şey (duvar, perde, bina vb) varsa mahzuru yoktur, dedi" (Ebu 
 Davud, Taharet 4.)
Abdullah b. Ömer diyor ki, "Evimin damına çıkmıştım, 
 Rasulûllah'ın iki kerpiç arasında Beyt-i Makdise (Kudüs 
 Mescidine) doğru dönük olarak ihtiyacıni gidermekte 
 olduğunu gördüm" (Ebu Davud, Taharet 5; Hadisler diğer 
 hadis kitaplarında da bulunmaktadır.) Ibn Ömer, yukarıdaki 
 görüşünü bu müşahedekinden almış 
 olmalıdır.
Bütün bu ve benzeri hadisleri topluca değerlendiren 
 fıkıhçılar bu konuda pek çok farklı görüş ve 
 izahlar getirmişlerdir :
1. Açık arazide defi hacet yaparken kıbleye dönmek
haramdır, ama bina içlerinde haram değildir (Abbas b.
Abdulmuttalib, Abdullah b. Ömer, Sa'bi, Malık, Şafiî,
Ahmed b. Hanbel)
2. Bu, açık arazide de binada da caiz değildir (Ebu Eyyûb
el Ensarı, Mücahid, Ibrahim en-Mehaî, süfyan es-Sevri, Atâ,
Ebu Hanife ve bir Rivayette de Ahmed b. Hanbel) konu ile ilgili olarak
altı farklı görüş daha vardır ama en güçlü
görüşler bunlardır. (Bu görüşler ve uzun
izahları için bk. Mahmud Hattâb es-Sûbkî ,el-Menhel I/39-42)
Durum bu olunca : Bir medeniyetin, birleşik kaplarda
olduğu gibi, her sahasıyla alçalacağını, ya
da her sahasıyla yükseleceğini hesaba katarak, kendine has
mimari üslubu ve görüşü olmayan bir sistemin bir medeniyete
damgasını vuramayacağını bilmek gerekir.
Binaenaleyh, müslüman mimarlar yıllardır unutulan ve ihmal
edilen bu gerçeği, tekrar hatırlamalı gündeme
getirmeli ve hal çaresi bulmalıdırlar. Tuvalet
taşları dahi Islami temizliğe elverişsiz,
idrarı insanın üzerine sıçratan tarzlarda imal
edilmektedir. Lavaboların modeli, abdestte ayakların
yıkanılması hiç hesaba katılmadan çizilmekte,
inananlar da buna mahkûm olarak yaşamaktadırlar. Bu
olayı küçümşeyenlere Selman Hadisini hatırlatmamiz
yeterlidir. O zaman da bir müşrik bu meseleyi küçümsemiş
ve alaylı bir tavırla, peygamberiniz sizin bu tür işlerinize
de mi karışıyor? demişti.




 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.
 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.